7 Kasım 2013 Perşembe

Eski günler.... Hiç geri gelmemecesine eski.
Geriye kalan birkaç resim ve buruk acı bir tebessüm.
Aşkını, ızdırabını, dostunu, kazığını derken zaman aşımına uğrattık kendimizi.
Bizi biz yapan değerleri bile kaybettiğimiz oldu...
Zaman zaman nükseden acılarımız oldu...
Yaralarımızı kurutmak için tuz bastığımız oldu....

Şimdilerde her günüm dünden hallice,
Hala yazabiliyorum mesela...
Hala sevebiliyorum o günleri, hala değer veriyorum kendime, Sevdiklerime...
Geçmişin yükünü sırtında taşımaktan yorgun düşmüş yitik bir ben var arda kalan, Bir o kadarda gururlu...
Anı kitabının arasında kalan kurumuş bir küçük papatya gibi.

Sonra bir şarkı var zaman zaman kulağıma fısıldınan, bana geçmişi hatırlatan fakat sözlerini mütamadiyen hatırlayamadığım...
Birde zaman zaman yazdığım ama çoğunu yaktığım,
Her sayfasında küf tutmuş duygular barındıran acemice birkaç sayfa şiirim..

Ne diyorduk; Yarın güzel bir gün olacak.
Tabi bugünün dünün yarını olduğunu düşünürsek ; İyisi mi düşünmemek...
Erhan Güleryüzün şiirinde yer aldığı gibi;
''Ne olduğunu bilmediğim bir umudum var hala...''

TC Seda Esra